SIK SORULAN SORULAR

Aracımın kullanım ömrü ne kadardır?
Doğru kullanıldığında ve bakımı düzgün yapıldığında aracınız ortalama on yıl kullanılabilir. İmalatçı firmanın garanti süresi iki yıldır. İmalatçı firma on yıl ücretli teknik servis verme ve yedek parça bulundurma taahhüdü verir.

Aracım en hızlı saatte kaç kilometre gider?
Aracınızın fabrika çıkış hız ayarı yaklaşık 6 kilometre saate ayarlıdır. Ancak talebiniz üzerine bu ayar BELMO Teknik Servisi tarafından arttırılabilir. Aracınız ortalama koşullarda 12 kilometre saate kadar hızlanabilir. Ülkemiz koşullarında kendi güvenliğiniz için mümkün olduğunca yavaş gitmenizi tavsiye ederiz.

Engebeli arazide kullanabilir miyim?
Aracınız BELMO Arazi değilse hayır. BELMO Katlanabilir Akülü arabanız ev içi ve sınırlı dış mekanlarda kullanılmak üzere tasarlanmış B sınıfı araçtır. Sokağa çıkabilirsiniz, ama tercihen asfaltta kalınız. Engebelere girmekten kaçınınız. Kasislere önden düz olarak giriniz, çapraz girmeyiniz. Eğer mecburen engebeli araziden geçmek zorundaysanız en yavaş hızda dikkatli sürüş yapınız. BELMO?nun arazide sürüşe uygun BELMO Arazi gibi başka akülü araç modellerini tavsiye ederiz.

Akülerim eskisinden daha hızlı şarj olup daha hızlı boşalıyor
Akülerinizin ömrü bitmeye başlamıştır. Akünün içindeki kurşun plakalar ve akünün kimyası kullanıldıkça eskimiş ve şarj tutamaz duruma geldiklerinde akülerin değiştirilmesi gerekmektedir.

Akülerin ömrü ne kadardır?
Aküler ömrü kullanıma göre değişebilir. Boşalıp tekrar şarj oldukça içindeikurşun plakalar erir. Boş kalan aküler daha hızlı ölür. Doğru kullanıldığında ortalama olarak bir yıldan daha uzun kullanılabilir. Genellikle ikinci yıla girmeden değiştirilmesi gerekir.

Piyasadan aynı tipte bir akü alıp taksam?
BELMO ürünlerinde kullanılan aküler mobilite kullanımları için tasarlanmış, sürekli boşalıp tekrar şarj olmaya müsait tipteki akülerdir. Piyasadaki aküler genelde UPS?ler gibi nadiren elektrik kesildiğinde devreye giren sistemler için satılmaktadır. Yani kullanım alanı tamamen farklı ve dolayısıyla farklı tasarımdadırlar. Her kurşun-asit bakımsız kuru-tip akü aracınız için uygun değildir. Piyasadan akü alacaksanız, akülerinizin bu kullanım koşullarına uygun olduğundan ve taze aküler olduğundan emin olunuz. Çünkü bu akülerin de bir raf ömrü vardır ve bu ortalama 6 aydır. Akülerin genelde uzak doğuda üretildiğini ve yaklaşık 3 ayda yurda girdiğini varsayarsak yakınınızdaki akücüye de 1 ay içinde ulaşırsa demek ki en fazla iki ay içinde akünün satın alınması gerekmektedir. BELMO, kendi onayı olmaksızın farklı bir yerden alınan aküler için sorumluluk kabul etmez. Bu akü araçtaki diğer aksamlara, şarj aletine ve kumandaya zarar vermesi halinde garanti kapsamında işlem yapılamaz.

Sulu akü taksak olmaz mı?
Olmaz. Akülü tekerlekli sandalye ile ilgili standartlar akülerin kuru-tip bakımsız olmasını zorunlu kılar. Ayrıca kumanda ve şarj aleti gibi diğer elektronik devreler kuru-tip aküye göre tasarlanmıştır.

Yedek parça kolay bulunur mu?
BELMO ürünleri yerli imalatımız olduğu için her zaman yedek parçasını kolayca BELMO?dan temin edebilirsiniz. Bunun için BELMO Teknik Servisini arayınız. BELMO, ürünlerindeki tasarım güncellemeleri ve yenilikler ile beraber bazı parçaların kullanımından zamanla vazgeçebilir. Ancak tedavülden kaldırılan parçaların yerine geçebilecek muadil başka parçalar bulundurulur.

Daha güçlü motor takabilir miyiz?
Teknik olarak evet. Ancak 400 Watt?lık motorları ile BELMO akülü arabaları piyasadaki diğer pek çok üründen daha güçlü motorlara sahiptir. Faz Elektrik Motor AŞ özel motor siparişlerini belli bir bedel karşılığında yapabilir. Ancak yine de motor büyüklüğü standartların kapsamı ile sınırlıdır.

Daha büyük tekerlek takabilir miyiz?
Mevcut aracınız içinse hayır. Şasenizin tasarımı mevcut ölçülerdeki tekerleklere göre tasarlanmıştır. BELMO marka aracınız varsa BELMO?nun izni olmaksızın başka tekerlek takmayı denemeyiniz. BELMO ekibinin kişiye özel imalat hizmeti kapsamında belirlediğiniz boyda bir tekerlek kullanılarak isteğinize uygun bir araç üretilir. Bu imkan, stoklar ve ilgili standartların şartları dahilinde sınırlanabilir ve özel maliyete tabidir.

Aksesuar takabilir miyim?

Sürüş güvenliğini ve verimliliğini etkilemeyecek şekilde, aracınıza piyasadan reflektör, bardaklık gibi aksesuarlar alıp takabilirsiniz. Ayrıca BELMO internet sayfasında da bazı aksesuarlar tanıtılmaktadır. Ancak BELMO izini olmaksızın aracınızda değişiklik yapmayınız. Takacağınız aksesuar için şaseyi ya da oturma grubunu delmeyiniz. Tüm aksesuarlar gerektiğinde çıkartılabilir olmalıdır. BELMO onayı olmaksızın takılan aksesuarlardan veya yapılan değişikliklerden dolayı oluşabiliecek zararlardan BELMO sorumlu değildir.

Araçta birini taşıyabilir miyim, iki kişi binebilir miyiz?

Kesinlikle hayır. Aracınız tek kişinin kullanımına göre tasarlanmıştır. Birini taşımak, iki kişi binmeye çalışmak sürüş güvenliği açısından zararlıdır ve aracınızı kırabilir.

En ağır kaç kilo ağırlığında bir kişi sürebilir?
Kullanıcı kişinin hemen tüm ürünleriçin en fazla 120 kilo ağırlığını geçmemesi tavsiye edilir. Bu ağırlıkta bile araç kapasitesinin sınırında çalışmaktadır. Daha ağır bir kişinin kullanımında mekanik aksamlar bozulabilir, kırılabilir, sürüş yokuşlarda tehlike arz edebilir ve hafif engebeleri dahi aşamaz.

Uzun mesafelerde gün boyu kullanabilir miyim?

Evet. Ancak akülerinizin şarjını her gün sonuna kadar bitirmeyin. Bunun için yedek akü bulundurup kullanmanızı tavsiye ederiz. Durduğunuzda akülerinizi hemen şarja takınız. Dönüşte ikinci set, taze akülerinizi kullanınız.

Daha uzun mesafeleri kat etmek istiyorum, mümkün mü?
Akülü aracınızla gittiğiniz mesafeleri arttırabilmek pek çok faktöre bağlıdır. Beden ağırlığınız, yokuşlar, dur-kalklar, yoldaki engebeler aküleri daha hızlı tükenmesine yol açacağından eriminizi kısıtlayabilirler. Aküleri daha verimli kullanmak için aracınızı yavaş kullanınız ve ani yönlendirmelerden kaçınınız. Ayrıca daha yüksek amperli aküler kullanarak da eriminizi arttırabilirsiniz. Uygun aküyü kullanmak için BELMO Teknik Servisi?ni arayınız.

Trafiğe çıkabilir miyim?
Tercihen hayır. Aracınız trafiğe çıkmak üzere tasarlanmamıştır. Kaldırımlardan ve trafiğe kapalı yollardan gitmenizi tavsiye ederiz. Trafiğe çıkmanız kaçınılmaz ise gerekli ışık, reflektör, ayna ve emniyet kemeri tertibatını takmanız gereklidir. Sizin otomobilleri görmeniz kadar, otomobil şoförlerinin de sizi fark etmesi hayati derecede önemlidir. Kenardan, ve çok temkinli gidiniz, ilk fırsatta yolu terk ediniz.

Akülü Tekerlekli Sandalye Nedir?

Tam adıyla 'akülü tekerlekli sandalye' yürüyemeyen ve elleri ile tekerlekli sandalyenin çemberini çeviremeyen kişiler için joystik kullanarak motor yardımı ile hareket kabiliyeti veren akülü araçlardır.

Engellilere yönelik akülü tekerlekli sandalyeler, tanım itibariyle elektrik motorludur. Patlamalı motorla çalışan motosikletler engelli aracı olarak nitelendirilmezler. AB standartlarında engelli aracı, joystik kumandalı olmalıdır ki bu da ancak aküden enerjisini alan elektrik motorlarıyla çalışan araçlar, demektir.

Tekerlekli Sandalyenin Tarihçesi

Antik Mısır’ın zamanında kullanılan kaba taşımacılıktan ilk ticari tekerlekli sandalyeyi icat eden yaralı maden mühendisinin hikâyesini kapsayan tekerlekli sandalyenin tarihçesine bizimle birlikte seyahate çıkın…
İlk tekerlekli sandalye
Pek çok tahminde bulunulsa da aslında kimse ilk tekerlekli sandalyenin ne zaman icat edildiğini gerçekten bilmiyor. İlginç olan şey ise tekerlekli sandalyelerin-özellikle Romalılar düşünüldüğünde- her zaman doğru neden için icat edilmediğidir.

Bütün bunların dışında, ilk tekerlekli sandalyenin ne zaman yapıldığı sizin tekerlekli sandalye anlayışınıza bağlıdır. Tabi ki tekerlekleri ve sandalyeleri bir araya getirmek için ileri teknoloji gerekir- bunun için 6000 yıl geçmiştir- tahta sandalyeler büyük ihtimalle o kadar dayanıklı olmamıştır.

Bazılarının inanışına göre tekerlekli sandalyeyi ilk kez Mısırlılar kullanmıştır. Bunlar her ne kadar insanları etrafa taşımaya yarayan basit el arabaları olsalar da hiçbir şekilde bugünün gelişmiş sandalyelerine benzemiyorlardı.

Yunanlar da tekerlekli sandalye icat edenlerden sayılabilirler, fakat daha çok arkaya yatırılabilen tekerlekli yatak yapma eğilimindeydiler- en azından 535 yılına dayanan antik bir vazonun üzerindeki gravürlere göre böyledir. Bunlar yetişkinlerden çok çocuklar için kullanılırlardı.

Bu süre etrafında Çinler de savaşta veya yarışta kullanılan iki tekerlekli at arabasına benzeyen tekerlekli sandalyeyi icat ettiler; bunlar itmekten çok çekiliyorlardı. Bunun yanı sıra, bu aletler engelli insanlara yardım etmek yerine önemli şahısların daha önemli görünmeleri için önemsiz insanlar tarafından çekilmeleri için yapılmışlardır.

Daha sonra kendilerini suçlu hissetmiş olmalılar ki hasta insanları gençlik çeşmesine götürmek için el arabası geliştirdiler.

Çinler bu yolda liderlik etmeyi yüzlerce yıl sürdürdüler- üç tekerlekli bir sandalyede oturan bir adamı gösteren ilk tekerlekli sandalye gravürü altıncı yüzyıla dayanır.

Acımasız romalılar

Herkesin hayal edebildiği gibi Romalılar engelli insanlara eşit haklar tanıma eğiliminde değildiler.

Romalılar tekerlekli sandalyeyi insanların hareket özgürlüğünü genişletmek için değil, engellileri çalışmaları için arazilere itmek için icat ettiler.

Tabi ki hepsi kötü değildi. Hem Yunan hem de Romalı hekimler hastaların taşınması için tekerlekli sandalye kullanımını tavsiye ediyorlardı.

İspanya’dan birleşik krallığa

Bundan sonra çevrede bazı şeyler meydana gelse de, tekerlekli sandalyenin tarihi uzun süren bir boşluk yaşadı. Philip II bahçelerde günlük gezinti eğlenceleri için ayak dayanakları yapılmış olan bir sandalye edindiğinde, tekerlekli sandalyeler İspanya ‘da yeniden ortaya çıktı.

1655 yılında Stephen Farfler adında engelli genç bir gözlemci kendisini taşıyabilmek için üç tekerlekli bir araç inşa ettiğinde Britanyalılar sahneye çıkmaya başladı. Günümüzün tekerlekli sandalyelerinden çok daha farklı görünse de, bu kendi kendini itebilen ilk tekerlekli sandalyeydi. Kutuya benzer bir tasarımı vardı ve kendisini itebilmesi için, Stephen’ın ön tekerleğe monte edilmiş bir kolu çevirmesi gerekiyordu.

Banyolar, Kaplıcalar ve Tekerlekli Sandalyeler
Bir sonraki ileri büyük adım ise Banyo’da kullanılan ve tahmini olarak banyo sandalyesi diye adlandırılan sandalyedir. 1783’ de icat edilmiştir ve ünlü sularının ve kaplıcalarının olduğu Banyo’ ya yapılan seyahatlerde kullanılmıştır. Bu sandalyeler bir grup farklı dış görünüşlerden oluşmaktaydı- üstü açık veya kapalı, itilen ya da çekilen hatta bazen bir eşek tarafından sürülen şekillerdeydiler. Buna rağmen her zaman Farfler’ın icadından bir adım gerideydiler- bunların hiç biri kendi kendini itemiyordu.

Kirli eller

Kendi kendini iten tekerlekli sandalyeler arttıkça, on dokuzuncu yüzyıl tekerlekli sandalye kullanıcıları tekerlekli sandalyenin dışındaki jantı kullanarak kendilerini itiyorlardı. Tabii ki bu da onların ellerinin kirlenmesi demek oluyordu. Bir arkadaşlarının evine elleri çamur içinde kalmaksızın gidebilmek için 1881 yılına kadar beklemek zorunda kaldılar. Jant iticiler tekerlekli sandalyelere eklenene dek bu süreç devam etti. Bu, sandalyenin ana tekerleklerine eklenen daha küçük bir janttı.

Tekerlekli sandalyeler gelişmeye devam etti, gittikçe daha hafif oldular, tel jantlı tekerlekler ve ayarlanabilir arka dayanaklar eklendi. Aslında bu kendi kendini itebilen tekerlekli sandalyeler başka bir icadın ilhamı oldu- üç tekerlekli bisiklet.

Fakat tekerlekli sandalyelerin kendisi zaten büyük bir gelişmeye adım atmak üzereydi.

Elektrikli Sandalyeler, Motorlu Sandalyeler ve Daha Gelişmiş Bir Toplum

İlk elektrikli sandalye maalesef insanlara yardım için üretilmedi. 1890 yılında Birleşmiş Milletler’ de üretilen ilk elektrikli sandalye, elektrik şoku uygulaması yoluyla suçluları öldürmek için tasarlandı. Tabii ki bu amaç oldukça insanlık dışıydı. Hala, onlarca köpeğin deney sırasında öldürülmesine rağmen, ilk idamı berbat etmeyi başardılar.

Sonunda suçluyu öldürmeyi başardıklarında, elektrikli sandalyenin mucidi şöyle bir açıklamada bulundu:

“Bu günden itibaren artık daha gelişmiş bir toplumda yaşıyoruz.”

Neyse ki Britanya’ da mühendisler akıllarında bambaşka bir amaçla bir sandalye üzerinde çalışıyorlardı, böylece ilk motorlu tekerlekli sandalye 1916 yılında icat edildi. Bunun yanı sıra, ağır ve pahalı olmalarına rağmen zamanın başlangıcından beri kullanıcıların çoğu manüel tekerlekli sandalyelere takılmış kalmışlardı.

Yaralı bir dost

İlk motorlu sandalyenin icadından üç kısa yıl sonra bir maden mühendisi bir mağarada sıkışarak bel kemiğini kırdı. Daha sonra zamanın geniş, ağır, açılıp kapanmayan tekerlekli sandalyelerine mahkûm kaldı. Bu durumdan yakındığı kişilerden biri de kendisinin çok yakın bir arkadaşı ve aynı zamanda da makine mühendisi olan dostu Harry Jennings idi. 1933 yılında Jennings kendi garajında arkadaşı için hafif olan ve çelikten bir tekerlekli sandalye icat etti. Bu tekerlekli sandalye katlanabilirdi ve bir arabanın bagajına yerleştirilebilirdi. Daha sonra bu ikili, oluşturulan icadın potansiyelinin farkına vardılar kurdukları fabrika ile ilk tekerlekli sandalye toplu üreticileri oldular- Ernest & Jenning’s International.

Akülü Araç Alırken Nelere Dikkat Edilmeli?

Akülü tekerlekli sandalye fiyatları dolayısıyla hemen hemen hepimiz için sıkça değiştirilebilir değildir. Aldığımız bir aracı yıllarca kullanmak isteriz. Bu sebeple akülü tekerlekli sandalye alırken dikkat edilmesi gereken en önemli özellikler, aracın size uygun yapıda olmasının yanı sıra bu aracı yıllarca kullanabileceğinizden emin olmanızdır, yani, teknik servis ve yedek parçasının bulunabilir olmasıdır.

Tıpkı otomobil seçiyormuşuz gibi. Mesela iki farklı marka akülü sandalye beğendiniz, birini alacaksınız. Diyelim ki biri diğerinden daha pahalı. Ucuz olanın teknik servisi iyi değil. Pahalı olanın ise teknik servisi erişilebilir ve yedek parçası kolayca temin edilebilir. Ucuz olanı alırdım, diyenler araçları arızalanınca ne ile karşılaşacaklarını tam bilemeyecekler. Büyük ihtimalle birkaç arızada, ilk başta tasarruf ettiği paradan daha fazlasını harcayacaklar. “Ucuz mal alacak kadar zengin değilim” sözüne hak verecekler.

Diğer yandan, bu sandalyenin sırtı şöyle yatıyor, tekerleği şöyle şık, diyenler iki yıl sonra sırtlık mekanizmasını tamir ettiremediğinde, eskiyen tekerleğini yenileyemediğinde ne yapacaklar?

Fiyat tabi ki çok önemli. Ancak satış sonrası serviste bizleri yarı yolda bırakmayacak firmaları seçmeliyiz.

Akülü sandalyemizi seçerken başka önemli unsur, engellilik durumumuza uygun olan aracı seçmektir. Hafif bir engel durumumuz varsa katlanır araçların bez oturakları bizim için yeterli olabilir. Ama daha ağır durumdaysak daha destekli kalın süngerli kaliteli bir oturak gerekebilir. Kolluk yüksekliği, sırt açısı, ayarlanabilir ayak pedal boyu gibi özellikler önemli.

Bazılarımız mesela asansöre binerken denge tekerini ya da ayak pedallarını çıkartmak isteyebilir. Bence bir katlanabilir sandalyenin ayak pedalları mutlaka sökülebilmeli. Başka nasıl arabanın bagajına sığabilir ki? Tabi ki sırt kırılma özelliği de bagaja sığdırmak için elzem.

Genelde yaygın olarak kullanılan tekerlek çapları Türkiye için de yeterli. Bunlar ön lastikleri 20 cm, arka lastikleri 32 cm olan modellerdir. Daha küçük çapta lastikler problem olabilir. Özellikle ön lastiklerin küçük çapta olması bizim yollar için uygun değil. Tekerlekler ne kadar büyükse sokakta o kadar rahat edersiniz. Ama dikkat, büyük lastikler (genelde siyah renk olacağından) evde, dar iç mekanlarda kullanmaya müsait değildir. Hem oraya buraya çarpar, kapılardan sığmazsınız, hem de yeri lastik izinizle kirletebilirsiniz.

Alüminyum şase akülü sandalyeler için çok avantajlı değildir. Motorsuz tekerlekli sandalyelerde kişi kendi kullandığı için sandalyenin hafif olması avantaj olabilir. Ancak akülü sandalyede elektrik motorlarıyla kullandığınız için sandalyenin ağırlığı çok önemli bir şey değil. Önemli olan şasenin dayanıklı olması. Akülü sandalye şasesi manuel sandalye şasesinden daha güçlü olmalıdır. Kaynakları ve borunun et kalınlığı, kimyasal bileşimi daha önemlidir. Alüminyum şasenin dezavantajı hammaddesinin daha pahalı olması ve de sac boru şase kadar güçlü bir şase olmamasıdır. Tek avantajı sahilde, nemli yerlerde paslanma riski yoktur. Ancak sac boru şase kaplama ve boya teknolojisi de bu riski ortadan kaldıracak şekilde epey ilerledi. Neticede evladiyelik bisikletler yapılabiliyorsa, niye akülü sandalye şasesi yapılamasın ki?

Akü kapasitesi ne kadar büyükse o kadar çok süre aracı kullanabilirsiniz. Motor gücü yüksekse yüksek kapasiteli bir akü almaya dikkat edin. Kumandanızın amperajı da bir etken, yüksek amperli kumandalar dış mekanda engebeleri aşacak daha fazla gücü motorlara aktarabilirler. Ama iç mekanda kullanılacak bir akülü sandalyenin kumanda amperajı yüksek olmasa da olur.

Daha güçlü motor, daha büyük akü hiç şüphesiz daha uzun sürüşler daha bozuk yollar için elverişli. Ancak teknik servisi iyi ve hızlı, yedek parçası ucuz ve kolayca temin edilebilen markalar tercih edilmelidir.Türkiye’de akülü sandalye piyasası son 5 yılda oldukça genişledi. Bu konuda ithalat yapan firmalar olduğu gibi üretim yapan yerli firmalar da artık var ve bizim için artık daha fazla seçenek var. Fiyatlar geriledi, kalite iyileşti. Daha çok arkadaşımız akülü sandalye kullanıyor.

Akülü Sandalyenizin Ömrünü Uzatmanın Yolları

Aküler:

En çabuk eskiyecek parça aküdür. Teknolojisi itibarıyla kurşun asit aküler boşalıp şarj oldukça içindeki kurşun plakalar erimekte, sıvı da özelliğini yitirmektedir. Akünün ömrünü uzatmak için, daha doğrusu kısaltmamak için, aküyü mümkün olduğunca her zaman şarjda bulundurmamız gerekli. Kullanmadığımız zamanlarda, özellikle gece yatarken hep şarja takalım. Bu şekilde aküyü sürekli dolu muhafaza etmiş oluruz.

Akülü sandalyenizi uzun süre kullanmayacağınız zaman da aracı şarjda bırakabilirsiniz. 3-4 ay şarj edilmeyen akülerde geri dönüşümü olmayan şekilde tahribat meydana gelir.

Şarj aleti:

Akülerin uzun ömürlü olması için şarj cihazının da iyi olmasında fayda var. Genelde kullanılan switch mode şarj cihazları kuru tip aküleri şarj etmek için kullanılıyor. Dikkat edilmesi gereken nokta şarj aletinin akü dolduğundan şarjı kesmesi ve akü boşalırsa tekrar şarj etmeye başlaması. Akülü sandalye saten yerlerden bu tip şarj cihazları bulunabilir. Bizim kullandığımız şarj cihazları kesintisiz güç kaynağı değildir. Bunları kullanan arkadaşlar varsa hemen düzgün bir şarj cihazı edinmelidir.

Motorlar:

Temizlik en önemli konu. Çünkü motorun üstü mesela bir çamur tabakası ile kaplı olursa ısındığında kendini soğutamaz ve arıza meydana gelir. Motorların üzerini her zaman temiz tutmaya özen gösterin. Zaten akülü sandalyeler çamurda zarar görebilirler. Tekerlek flanşı ile motorun çıkış mili arasında toz, çamur, çimen vs sıkışırsa bu hem fazla akım çekeceğinden akünüzü daha çabuk bitirir, hem de parçaların da zarar görmesine sebep olabilir.

Ön tekerlekler:

Ön tekerleklere en büyük zarar genelde bir engele hızla vurduğumuzda meydana gelir. Önce lastik zarar görür. Sonra sadme ön tekerlek rulmanlarına zarar verir. Bundan sonra da ön tekerlek maşasının sandalyeye bağlandığı noktaya yük biner. Şaseye zarar verebilir. O yüzden aracımızla seyahat ederken ön tekerleklerimizle sürekli engebelere hızla vurmamaya özen göstermeliyiz. Darbe almış ön tekerlekler, hele maşası eğrilmişse, sürüş ayarını etkiler ve motorlar ekstra yük bindirir. Bu da yine akülerin hızla tükenmesine yol açar.

Lastiklerin aşınması da sürüş performansını negatif yönde etkiler. Aşınmış lastikler yerle daha çok sürtünme yaratır ve motorlara yine daha fazla yük bindirir. Bu da yine akülerin daha hızlı bitmesine sebep olur.

Sonuç:

Unutmamak gerek ki akülere yük bindirecek her türlü etkiden korunmalıyız. Bunu için lastiklerimizi eskiyince değiştirmeli, ön tekerleklerin hem göbek rulmanlarının, hem de maşalarının rulmanlarının yağlı ve iyi durumda olduğundan emin olmalıyız. Aracı zorlamaktan kaçınmalı, bozuk yolda sürmemeli, ağır yük altına sokmamalıyız.

Akülü Sandalye Hangi Parçalardan Oluşur?

Akülü Sandalye yedi ana parçanın bir araya gelmesinden oluşur.

Bunlar;

* Elektrik Motoru
* Aküler
* Elektronik kumanda
* Sürücü tekerlekler
* Rulmanlı (sarhoş) tekerlekler
* Oturak
* Sigorta
* Şarj aleti

Elektrik Motoru:

Sandalye hareket kuvvetini elektrik motorların gücünden alır. Eski modellerde tek bir motor iki sürüş tekerleğini çeviriyorken artık 1980’lerden itibaren iki sürüş tekerleğini sürmek için iki ayrı motor kullanılır.

Dişli kutusu (şanzıman):

Elektrik motorları güçlü bir motor ile buna bağlı bir dişli kutusundan oluşur. Dişli kutusu motorun dönüş hızını düşürerek tekerleğe aktarır. Motoru hızı, redüksiyon oranı gibi değerler akülü sandalyenin torkunu etkiler. Tork ne kadar fazla ise aracın bir engeli aşma kabiliyeti o kadar fazla olur.

Motor freni:

Elektrik motorunda bir adet fren bulunur. Bu fren elektrik gelince motoru boşa alır ki motor dönebilsin. Elektrik kesilince de motoru tutar ve böylece akülü sandalyeyi frenler. Bu aracın durduğu yerde sabit kalmasını sağlar. Frensiz motorları olan akülü sandalye sürüş güvenliği açısından risklidir.

Ayırma özelliği:

Dişli kutusu (şanzıman) dişlileri ayrılabilir özellikte olursa sandalye aküsüz de itilebilecek hale gelir. Bu önemli bir özelliktir. Zira aküler biterse ya da herhangi bir arızada yolda kalma durumu olursa motorları ayırarak arkadan itmek suretiyle devam edilebilir, aksi takdirde aracın taşınması çok zordur. Bazı ayırma sistemleri frendedir. Ama genellikle ayırma dişli kutusunda tekerleği boşa çıkaracak özelliktedir. Frenden ayırma sistemleri nispeten daha kullanışsızdır çünkü frenden boşa alınca sandalyeyi iten kişi motor içinde dönen endüvinin ve tüm dişlilerin sebep olduğu sürtünme için de güç harcamak zorundadır. Dişliden ayırma sistemleri ise tekerleği boşa çıkardığı için sandalyeyi arkadan iten kişi için daha rahattır.

Motorun gücü:

Motorun gücü Watt (W) cinsinden ölçülür. Motorun vatajı ne kadar yüksekse araç o kadar güçlüdür, engebeleri daha rahat aşar. Ancak yüksek vatajlı motorlar yüksek akım (A) çekebilirler ve dolayısıyla yüksek amperajlı akülere ihtiyaç duyabilirler.

Aküler:

Akülü sandalyelerde kullanılan akülerin teknolojilerinde son yıllarda fazla bir ilerleme kaydedilmedi. Kuru tip kurşun asit aküler en yaygın kullanılan akülerdir. Bununla birlikte jel akü diye tabir edilen çeşit de yine çok tercih edilen bir çeşittir. Bu iki çeşitten başka nikel kadmiyum, lityum iyon ve nikel metal hidrat tipinde aküler de mevcuttur. Bu tip aküler mesela cep telefonlarında son derece elverişli bir kullanıma sahiplerse de akülü sandalyeye adaptasyonu çok pahalı olduğundan pek yoktur.

Akülü sandalyedeki elektrik sistemi genelde 24V olduğundan, araçta 12V’luk iki adet akü kullanılır. Aküler genelde aküleri çıkartmadan, kumandaya takılan bir soket vasıtasıyla şarj edilebilir.

Sigorta:

Aracın elektrik tesisatında yüksek akım dolayısıyla oluşabilecek tehlikeleri önlemek için bir akım termiği bulunur. Bu otomobillerde ya da evlerde kullanılan sigortalara benzemez. Akım termiği aracın çektiği akımı izler, akımın belli bir süre çok yükselmesine izin verebilir ki araç belki bir engeli aşıyordur, ancak daha tehlikeli seviyeye yükselirse akımı keser. Akım termiğinin özelliği akımı kesince tekrar kurulabilir olmasıdır. Evdeki sigorta şalteri nasıl atınca tekrar kaldırabiliyorsak, akım termiğinde de üstündeki düğmeye (belli bir süre sonra) basarak akım termiğini sıfırlayabilir ve aracın tekrar çalışmasını sağlayabiliriz. Bu sebeple otomobillerde kullanılan tarzda sigortalar akülü sandalyelerde kullanılmaz. Çünkü bu sigortalar bir kez atınca yenisi ile değiştirilmesi gerektiğinden kullanıcı için daha külfetli ve masraflıdır.

Elektronik kumanda:

Aracın beynidir. Sürüş tutamağı ve sürücü modülünden oluşur. Bu iki bölüm tek bir ünite şeklinde olabileceği gibi iki ayrı ünite şeklinde de olabilir. Kumanda akülü aracın tüm elektrik aksamını kontrol eder, motorlara gerekli gücü verir, frenleri açar ve kapatır, akü seviyesini ölçer ve diğer kullanıcı ayarlarının yapılmasını sağlar. Bazı kumandalar, eğer varsa, araç üzerindeki ışıkları, sinyalizasyonu ve ilave elektrik motorlarını da kontrol edebilir.

Kumanda üzerinde akü gösterge ışıkları vardır. Bu sayede akünüzün şarj seviyesini izleyebilirsiniz. Sürüş tutamağı (yani joystik) her yöne hareket eder ve siz ne kadar ittirir/çekerseniz, araca o kadar hız verir.

Kumanda sistemleri son 10 yılda teknolojik olarak ilerlemiş, ve daha ekonomik fiyatlara gelmiştir.

Sürücü tekerlekler:

Motorların takılı olduğu tekerleklerdir. Aracın modeline göre bunlar önde, arkada ya da ortada olabilir. Sürücü tekerleklerin lastiklerinin dayanıklı olması beklenir, çünkü kullanım sırasında ileri/geri hareketten, ve sürtünmeden dolayı en çabuk eskiyen parçalar bunlardır.

Özellikle siyah renkli dış mekan lastikleri dayanıklılık bakımından en iyileridir. Otomobil tekerleği ile aynı malzemeden yapıldığından çok uzun yıllar kullanılabilir. Ancak siyah renk iç mekanda yere iz bırakabilir. Dolayısıyla ev içinde kullanılacak akülü sandalyenin tekerlekleri gri renkli bir malzemeden yapılır ki bu malzeme sokakta siyah renkli malzemeye göre daha çabuk aşınır.

Havalı lastik olabileceği gibi dolgu lastiklerde kullanılır. Eskiden dolgu lastikler kalıptan çıkmış, ağır ve sert yapıda olurlardı. Ancak son yıllarda poliüretan köpük teknolojisinin geldiği nokta itibari ile şişme lastiğin içinde sıkılan köpük sayesinde dolgu lastik yapılabilmektedir. Bunun kullanımı daha rahattır çünkü köpüğün sertliği ayarlanabilir ve iyi basınçlı bir şişme tekerlek sertliğinde köpük dolgu lastikler elde edilebilir. Patlama riski olmayan bu lastikler en çok tercih edilen tiptir.

Elektrik motorunun şanzıman çıkışındaki milin çapı, ve milin üzerindeki kamanın ölçülerine göre tekerleğin içi çap ölçüleri değişebilir. Genelde birbirine yakın ölçüler kullanılsa da bu yedek parçada dikkat edilmesi gereken bir noktadır.

Rulmanı (sarhoş) tekerlekler:

Motorun takılı olduğu tekerlekler dışında aracın üzerinde bulunan diğer tekerleklerdir. Bu tekerlekler her yöne dönebilen genelde 20 cm çapında lastiklerdir. Arkadan itiş modellerde rulmanlı tekerlekler önde bulunur. Herhangi bir engele ilk önce bu tekerlekler çarptığından ve süspansiyon açısından bunların şişme olması tercih edilebilir ama patlama riskine karşı köpük dolgu lastik kullanan da çoktur.

Bir de sandalyenin arkaya devrilmesini engellemeye yönelik denge tekerleri vardır. Bunların sandalyeden sökülmesi tehlikelidir. Aracın arkaya devrilmesini engelleyen bir tek bunlar vardır. Denge tekerleri çıkartılabilir olabilir, ancak sürüş esnasında tekrar yerine takıldığından emin olunmalıdır.

Oturak:

Kullanıcının oturduğu ve sırtını yasladığı yerdir. Bez de olabilir, katlanmayan modellerde koltuk da olabilir. Kullanıcının engel durumuna göre yapılmış olması çok önemlidir çünkü kötü koltuk, eğer yapılıyorsa fizik tedavinin olumlu etkilerini tersine çevirebilir. Kişiye zarar verebilir. Mesela yanlış oturak bazılarında skolyoz oluşmasına neden olabilir. Oturma minderi standart ürünlerde basit bir minderdir. Sürekli üzerinde oturulacak ise daha uygun bir minder alınmalıdır.

Şarj aleti:

Akünün ömrünün korunmasında önemli bir etken iyi bir şarj aleti kullanmaktır. Bizim işimize yarayan en iyi şarj aleti akü doldukça şarj hızını yavaşlatan ve takılı olduğu sürece sürekli aküyü dolu tutan (akımı başlatıp durduran) şarj aletidir. Şarj aletinin akım/saat (Ah) değeri şarj hızını gösterir. Bunlar 4, 5, 6, 8, 10, 12 gibi değerler olabilir. Mesela 5 Ah bir şarj aleti, tam boş bir 30A aküyü yaklaşık 6 saatte doldurur. Bizim kullandığımız şarj cihazları “kesintisiz güç kaynağı” değildir. Sulu değil kuru tip akü şarj etmeye uygun olmalarına dikkat ediniz.

Akülü Araç Alırken Nelere Dikkat Edilmeli?

Akülü tekerlekli sandalye fiyatları dolayısıyla hemen hemen hepimiz için sıkça değiştirilebilir değildir. Aldığımız bir aracı yıllarca kullanmak isteriz. Bu sebeple akülü tekerlekli sandalye alırken dikkat edilmesi gereken en önemli özellikler, aracın size uygun yapıda olmasının yanı sıra bu aracı yıllarca kullanabileceğinizden emin olmanızdır, yani, teknik servis ve yedek parçasının bulunabilir olmasıdır.

Tıpkı otomobil seçiyormuşuz gibi. Mesela iki farklı marka akülü sandalye beğendiniz, birini alacaksınız. Diyelim ki biri diğerinden daha pahalı. Ucuz olanın teknik servisi iyi değil. Pahalı olanın ise teknik servisi erişilebilir ve yedek parçası kolayca temin edilebilir. Ucuz olanı alırdım, diyenler araçları arızalanınca ne ile karşılaşacaklarını tam bilemeyecekler. Büyük ihtimalle birkaç arızada, ilk başta tasarruf ettiği paradan daha fazlasını harcayacaklar. “Ucuz mal alacak kadar zengin değilim” sözüne hak verecekler.

Diğer yandan, bu sandalyenin sırtı şöyle yatıyor, tekerleği şöyle şık, diyenler iki yıl sonra sırtlık mekanizmasını tamir ettiremediğinde, eskiyen tekerleğini yenileyemediğinde ne yapacaklar?

Fiyat tabi ki çok önemli. Ancak satış sonrası serviste bizleri yarı yolda bırakmayacak firmaları seçmeliyiz.

Akülü sandalyemizi seçerken başka önemli unsur, engellilik durumumuza uygun olan aracı seçmektir. Hafif bir engel durumumuz varsa katlanır araçların bez oturakları bizim için yeterli olabilir. Ama daha ağır durumdaysak daha destekli kalın süngerli kaliteli bir oturak gerekebilir. Kolluk yüksekliği, sırt açısı, ayarlanabilir ayak pedal boyu gibi özellikler önemli.

Bazılarımız mesela asansöre binerken denge tekerini ya da ayak pedallarını çıkartmak isteyebilir. Bence bir katlanabilir sandalyenin ayak pedalları mutlaka sökülebilmeli. Başka nasıl arabanın bagajına sığabilir ki? Tabi ki sırt kırılma özelliği de bagaja sığdırmak için elzem.

Genelde yaygın olarak kullanılan tekerlek çapları Türkiye için de yeterli. Bunlar ön lastikleri 20 cm, arka lastikleri 32 cm olan modellerdir. Daha küçük çapta lastikler problem olabilir. Özellikle ön lastiklerin küçük çapta olması bizim yollar için uygun değil. Tekerlekler ne kadar büyükse sokakta o kadar rahat edersiniz. Ama dikkat, büyük lastikler (genelde siyah renk olacağından) evde, dar iç mekanlarda kullanmaya müsait değildir. Hem oraya buraya çarpar, kapılardan sığmazsınız, hem de yeri lastik izinizle kirletebilirsiniz.

Alüminyum şase akülü sandalyeler için çok avantajlı değildir. Motorsuz tekerlekli sandalyelerde kişi kendi kullandığı için sandalyenin hafif olması avantaj olabilir. Ancak akülü sandalyede elektrik motorlarıyla kullandığınız için sandalyenin ağırlığı çok önemli bir şey değil. Önemli olan şasenin dayanıklı olması. Akülü sandalye şasesi manuel sandalye şasesinden daha güçlü olmalıdır. Kaynakları ve borunun et kalınlığı, kimyasal bileşimi daha önemlidir. Alüminyum şasenin dezavantajı hammaddesinin daha pahalı olması ve de sac boru şase kadar güçlü bir şase olmamasıdır. Tek avantajı sahilde, nemli yerlerde paslanma riski yoktur. Ancak sac boru şase kaplama ve boya teknolojisi de bu riski ortadan kaldıracak şekilde epey ilerledi. Neticede evladiyelik bisikletler yapılabiliyorsa, niye akülü sandalye şasesi yapılamasın ki?

Akü kapasitesi ne kadar büyükse o kadar çok süre aracı kullanabilirsiniz. Motor gücü yüksekse yüksek kapasiteli bir akü almaya dikkat edin. Kumandanızın amperajı da bir etken, yüksek amperli kumandalar dış mekanda engebeleri aşacak daha fazla gücü motorlara aktarabilirler. Ama iç mekanda kullanılacak bir akülü sandalyenin kumanda amperajı yüksek olmasa da olur.

Daha güçlü motor, daha büyük akü hiç şüphesiz daha uzun sürüşler daha bozuk yollar için elverişli. Ancak teknik servisi iyi ve hızlı, yedek parçası ucuz ve kolayca temin edilebilen markalar tercih edilmelidir.Türkiye’de akülü sandalye piyasası son 5 yılda oldukça genişledi. Bu konuda ithalat yapan firmalar olduğu gibi üretim yapan yerli firmalar da artık var ve bizim için artık daha fazla seçenek var. Fiyatlar geriledi, kalite iyileşti. Daha çok arkadaşımız akülü sandalye kullanıyor.

Copyright © 2011 akuluengelliaractamiri.com. All rights reserved.
Anasayfa | Hakkımızda | Teknik Servis | Sık Sorulan Sorular | İletişim